Çapraz sevkiyat hatalı bir varsayımın yan ürünüdür. Daha önce Min/Max ve EOQ kavramlarındaki yanılgıyı açıklamıştım. Temel varsayım lojistik maliyetlerini düşürürsek karın artacağıdır ve problem tam olarak bu maliyetin nasıl hesaplandığıdır.
Maliyet Muhasebesinin yönetim kararlarına nasıl kötü etki ettiğini başka bir yazıda anlatacağım. Karı yapan verdiğimiz kararlardır, ya da öyle umuyoruz...
Şimdi hataya odaklanalım. Çapraz sevkiyatın neden her zaman
karı düşürdüğünü göstereceğim.
Neden stok tutarız?
Neyi
yapıp neyi yapmayacağımızı anlamaya çalışırken maalesef kendimi biraz tekrar
edeceğim. Müşterinin beklemeye tahammülü yoksa stok tutmak gereklidir. Özel
yapım ürünlerde önceden stok tutamayacağımız için müşteri termine razıdır.
Sıradan tüketici ürünleri gibi düzenli kullanılan, çok sayıda müşterisi olan ve
standartları sık sık değişmeyen ürünlerde stok tutmak önemli bir risk
oluşturmaz. Zaten eğer stok yoksa satışı da kaçıracaksınız demektir. Cevap
barizdir: satış yapmak için stok tutarız. Tedarik Zincirimizin her noktasında
ne kadar stok tutmalıyız? Gereken minimum stok, bir sonraki tedarik
gerçekleşene kadar beklediğimiz azami talebi karşılayacak miktardır. Bu durumda
herhangi bir mağazada her SKU için bir sonraki sevkiyat gelene kadar azami
talebe yetecek miktarda stok tutmak isteriz. Diyelim ki gün aşırı sipariş
veriyoruz ve siparişimiz bir gün içinde mağazaya ulaşıyor, yani tedarik süresi
(akış süresi) 1 + 1 = 2 gün olsun.
Dağıtım
Merkeziyle Mağaza arasındaki temel fark nedir?
EOQ
(Ekonomik Sipariş Miktarı) formülü elbette DC (Dağıtım Merkezi) için de
geçerlidir. DC nin doğrudan satışı yoktur, gerçekleşen çıkış bu DC den beslenen
mağazaların toplam satışı kadar olacaktır. Bu durumda DC ve mağaza için “azami
satış miktarı” ne anlama gelecektir? Mağazadaki bir SKU için son 30 günün
satışlarına bakarsak öz-nemli bir dalgalanma (değişkenlik) görürüz. Bazı günler
sıfır, bazı günler 1, 5 veya 10 adet satış olabilir. Aynı ürüne başka bir
mağazada baktığımızda benzer bir dalgalanma yine görürüz. Ancak birlikte
değerlendirdiğimizde bazı mağazalarda sıfır satılırken bazı mağazalarda aynı
üründen 2-3 adet satıldığını, dolayısıyla değişkenliğin azaldığını görebiliriz.
Çok sayıda mağazanın datasını tek bir DC de birleştirdiğimizde Büyük Sayılar
Kuramı uyarınca değişkenlik önemli ölçüde (birleştirilen nokta sayısının
karekökü kadar) azalacaktır. Sonuç olarak DC için azami satış miktarı,
mağazalardaki azami miktarların toplamından daha az olacaktır. Dolayısıyla DC
için bir günlük stok miktarı, DC olmadan mağazalarda tutacağımız stoktan daha
az olacaktır. Demek ki bir DC ye ihtiyacımız varmış!
Şahane ama bunun çapraz sevkiyatla ne
ilgisi var?
Tedarikçiler müşterilerine her gün sevkiyat yapmaya bayılmazlar. Bu
nedenle tedarikçilerin akış süreleri genellikle daha uzundur. Diyelim ki haftada
bir sipariş veriyoruz.. Eğer tedarikçimize DC ye değil, doğrudan mağazalara
sevkiyat yapmasını söylersek tutacağımız stok o denli artar ki buna yer veya
alım gücü (para) yetmeyebilir. Bu durumda yerimiz veya alacak paramız olmadığı
için sonraki siparişlerimiz azalır, yetersiz stoklu ürünlerle karşılaşırız,
satış kaybımız olur.
Eğer
çapraz sevkiyatla tedarikten gelen ürünleri doğrudan mağazalara dağıtmaya
kalkarsak büyük sayılar kuramından artık yararlanamayız, oysa ki sırf bu
sebeple DC kurmuştuk! Başka bir ifadeyle
çapraz sevkiyat değişkenliğin artmasına, mağazalarda aynı anda hem aşırı stoklu
hem de yetersiz stoklu ürünlere yol açar.
Bir vaka
çalışması yapalım
Bir
perakende zincirinde brüt kar marjı ürün bazında %30 veya daha fazla olabilir. Marj
arttıkça etki de artacaktır. Yok satmanın satışlara etkisi asimetriktir, Pareto
Prensibini (80/20 kuralı) hatırladınız mı? Yani yok satma oranımız sıfırdan çok
muhafazakar bir yaklaşımla %5 e geldiğinde satış kaybımız %15+ olacaktır. Bir
üreticide yok satma oranı %5 azaldığında satışlar %40 artmıştı, biz yine de
tedbirli davranalım, %15 ile hesaplayalım.
Örnek
zincirimizde hiç satış kaybı olmasa satış ciromuz 100 olurdu, brüt kar %30 ile brüt
karımızı 30 birim hesaplardık. Kar, satışın %10 uysa geriye kalan 20 birim
genel giderimizdir. %5 yok satma nedeniyle %15 satış kaybı yaşadığımızda
ciromuz 100 yerine 85 olur, brüt karımız 85 x %30 = 25,5 birim ve genel gideri
düşünce kar = 25,5 – 20 = 5,5 birim olacaktır. Kaybedilen 4,5 birimi gider
tasarrufuyla kapamaya çalışmak 4,5 /20 = %23 tasarruf yapmak anlamına gelir.
Yani çapraz sevkiyatla %23 ten daha fazla tasarruf yapamıyorsak o zaman çapraz
sevkiyat yapmamalıyız! Çapraz sevkiyat sistemin temel amacı olan akışa
aykırıdır. Peki bunca zamandır neden kimse bunu görmüyor ve çapraz sevkiyata
devam ediliyor?
“DC
ye haftalık tedarik ve DC den mağazalara günlük dağıtım” işleyişi Goldratt’ ın
önerisidir. Pratikte bu yapılmıyor ve bir çok firma DC yi sadece lojistik
maliyet tasarrufu ve mağazalara çok sayıda kamyonun kabulüyle oluşan kaostan
sakınmak için kullanıyor. Pratik yanlış olunca çapraz sevkiyat etkin görünüyor.
Peter Drucker: “Doğru işleri yanlış yapmak, yanlış işleri doğru yapmaktan çok
daha iyidir”. Bu şartlar altında çapraz sevkiyat işe yarıyor görünebilir. Ancak
bunun için yatırım ve ekiplerin bağlılığı da gereklidir. Başka bir deyişle,
çapraz sevkiyat kurduysanız mağazalardaki eşzamanlı aşırı ve yetersiz stoklu
ürünlerden kurtulmanız çok zordur.
Çapraz
sevkiyat fikrinin çıkışına dair bir fikrim var. Uçak yolculuğundaki aktarma
düzeninden esinlendiğini düşünüyorum. Farklı noktalardan çıkarak farklı noktalara
gidecek yolcuları bir aktarma merkezinde toplayarak birleştirmek ve tekrar
uçaklara bindirmek aslında büyük sayılar kuramından yararlanmak anlamına gelir.
Eğer yolcular aktarma merkezindeki bir otelde bir hafta beklemeye razı
olurlarsa sistem daha da verimli çalışır. Ancak çoğu yolcu bundan şikayet
edecektir. Bu nedenle uçak seyahatindeki aktarma merkezleri, tedarik
zincirindeki DC gibi stok biriktirme noktaları değildir.
Sonuç
Basit
bir gerçeklik kontrolü yapalım, yakınımızdaki bir mağazaya gidip, o mağazada
satıldığını bildiğimiz ürünlerden bir alışveriş listesi yaparak kaç defasında
hepsini bulabildiğimize bakalım. Eğer çapraz sevkiyat işe yarıyorsa tüm listenizi
çok defa tam alabilmelisiniz, etrafta yığılı ürün hele de son tüketim tarihi
geçmiş veya eskimiş ürün görmemelisiniz.
Sanayinin
en iyi uygulamalarının çoğu ve akademik programların bir kısmı maalesef yanlıştır.
İşimizi daha iyi anlamak için temel kavramlara dönmemiz gerekiyor. Çapraz
sevkiyat maliyetlerinizi düşürmeyi taahhüt ediyor ama bir düşünün: sizin işiniz
tasarruf etmek mi yoksa para kazanmak mı? İyi haber doğru olanı yapmanın daha
kolay ve daha karlı olmasıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder