Akademik bir yazı değildir. Herhangi bir firmanın aleyhine veya lehine de değildir. Önceki yazıda geleneksel Bayilik Sözleşmesine bakmıştık, bu yazıda VMI-Vendor Managed Inventory-Tedarikçi Yönetimli Stok kavramına farklı bir gözle yaklaşalım.
Şirket, iş yapma biçimini herkesin kazanacağı şekilde VMI-Konsinye
formuna değiştirmeye karar vermiş olsun. Yeni işleyişi inceleyelim:
·
Bayi / Toptancı / Mağaza açısından
o
Şirket VMI sistemiyle çalışacak ve bayilerine
konsinye ürün verecektir. Bayiden teminat mektubu / mali mesuliyetli sigorta
poliçesi vb isteyecektir.
o
Bayi kira-dekorasyon-uygunluk şartlarını eskisi
gibi karşılayacaktır. Ürün maliyeti olmayacağı için başlangıç maliyeti
düşecektir. Daha küçük depo alanıyla başlanabilir. Personel ihtiyacı da azalır.
o
Bayinin artık ürün gamı seçme ve stok yönetimi
sıkıntısı olmayacaktır.
o
Bayinin belirli dönemlerde belirli miktarda
satın alma sıkıntısı da olmayacaktır.
o
Bayideki stok yönetimi Şirkete ait olduğu için
Şirket gerektiğinde ürün bazında kendi deposuna iade alır, ürün stok seviyesini
değiştirir, promosyon yapar, son kullanım tarihini etkin olarak izler.
o
Satan ürün temin edilemediğinde yaşanan kayıp
Bayi kadar Şirketi de etkileyecektir.
o
Bayinin hakkını korumk üzere stok devir hızı
veya satış miktarı üzerinden asgari limit garanti edilebilir.
·
Şirket açısından
o
Şirket, Bayiye tanınan limit dahilinde kendi
seçtiği ürün gamını Bayide sergileyebilir.
o
Şirketin satılmayan ürünleri Bayide tutmasının
kimseye faydası yoktur, dolayısıyla ürün gamı satış eğilimine göre dinamik
değiştirilecektir.
o
Şirket, FR100 benzeri Kısıtlar Teorisi Tamamlama Çözümüne destek veren bir
yazılım kullanır.
o
Yazılıma uygun çalışma pratiği sık sevkiyat-milk
run gerektirir.
o
Şirket artık tahmin-optimizasyon kullanmıyor,
gerçekleşen satış verisini takip ediyordur.
o
Dolayısıyla satılmadığı veya havuzdaki stok
yeterli olduğu sürece yeni satınalma / üretim yapmıyor, yani stoklarını
şişirmiyordur.
o
Bayilerden sipariş alınmadığı için kamçı etkisi
yartılmayacaktır.
o
Şirketin kontrol ettiği merkez deposu ve
bayilerinde yer alan stok dinamik seviye takiplidir, bulunurluk servisi
iyileşir, aşırı veya yetersiz stoklu ürünler azalır, genel stok seviyesi düşer.
o
Bunların neticesinde nakit akışı iyileşir,
bayilerin memnuniyeti piyasada Şirket lehine kamuoyu yaratır, Bayilik talepleri
çoğalır.
·
Sürdürülebilirlik açısından
o
İhtiyaç fazlası üretim yapılmaz, gereksiz yere dünyanın
kaynakları tüketilmez, gereksiz yere fazla mesai vb hızlandrma maliyeti
yaratılmaz, daha sürdürülebilir bir işleyiş sağlanır.
·
Müşteri açısından
o
Müşteriler aradıklarını buldukları için müşteri
sadakati sağlanır.
·
Devlet açısından
o
Azalan stok, artan satış sayesinde devletin
vergi geliri artar, Şirket ve Bayiler istihdamı artırabilir.
Bu uygulamanın kapsamı kolaylıkla genişletilebilir:
·
Perakende zincirinin kendi mağazaları /
franchise mağazaları
·
Toptancılar
·
Zincir mağazalarda reyon / corner işletenler
·
Trendyol / Hepsiburada / … eticaret sitelerindeki
mağazalar
·
Ana montaj hattına parça tedarik eden yan sanayiciler
·
Yedek parça dağıtımcıları
·
Hammadde eksiklerinden bunalan üreticiler
Süreklilikten Sürdürülebilirliğe / 2021 / Dr.İzel Levi Coşkun kitabında finansal-ekonomik bakış açısıyla iki konuya dikkat çekiyor:
·
Ölçek ekonomisi artan üretimle birlikte birim genel giderin düşürülmesine
dayanır.
·
Kapsam ekonomisi farklı noktalarda benzer işlevi olan birimlerin
merkezileştirilerek etkinliğin artırılmasıdır, örneğin fabrikaların satınalma
servisleri yerine merkezden toplu alım yapmak gibi.
Başka bir ifadeyle ölçek ekonomisi tek bir ürünün maliyetini düşürürken, kapsam ekonomisi maliyetin ürünlere dağıtılarak düşürüleceği varsayımına dayanır.
Önerilen VMI-Konsinye modeli bu iki konuyu da
karşılamaktadır.
·
Şirket, çevrimiçi ve Bayiler sayesinde daha
geniş bir ağdan satış yapmakta, tek elden merkezi alım / üretim sayesinde ölçek
ekonomisine ulaşmaktadır.
·
Benzer şekilde Bayilerin yerelde küçük ölçekli
satınalma / tedarik / stok yönetimi vb hizmetleri merkezileştirilerek kapsam
ekonomisi sağlanmaktadır.
·
Satılmayan ürünlerin üretilmemesi, satılan
ürünlerin gereksiz hızlandırma maliyeti oluşturulmadan servisi sorumlu
üretimdir, UNSDG12.
·
Her durumda daha sürdürülebilir bir işleyiş
elde edilmektedir.
Nasıl başaracağız?
Thomas Kuhn ‘a göre paradigmayı ancak “neyin yapılamayacağını henüz bilmeyen” iki profil değiştirebilir: GENÇ veya YAŞLI.
Firmanızda bu profilde, insiyatif kullanabilecek, üst
yönetimden tam destek almış birini veya bir ekibi bu projeye
sahiplendirmelisiniz.
İsterseniz kendi ortamınızdan ürün-dönem seçerek geleneksel
işleyişle FR100 işleyişini FR100 simülatörle karşılaştırabilirsiniz.
Tedarik Zincirinizdeki paydaşlarla açık yürekli, şeffaf,
ortak bir gelecek için bilgilendirme yapmalısınız.
En kısa yol bile ilk adımı atmadan tamamlanmaz. Hareket
etmelisiniz. Pilot uygulamayı belirleyerek başlamalısınız. Stok mutabakatı
yapmanız gerekecektir, iadeler – değişimler – fiyat farkları – teminatlar –
uygunluk şartları vb konuları biriktirmeden çözmelisiniz.
Kullandığınız ERP yazılımından TOC
Replenishment çözümü istemelisiniz, kendilerinde yoksa FR100 benzeri bir uygulamayla birlikte çalıştırmalısınız.
İhtiyaç duymanız halinde yardımcı olmaya hazırım.
Kazanmanın coşkusu kaybetme korkusunu aştığında dönüşüm başlayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder