Akademik bir yazı değildir. Herhangi bir firmanın aleyhine veya lehine de değildir. Değişen ekonomik durumda stok yönetimi politikalarımızı gözden geçirmeye davet ediyorum.
Ekonomik
durum
Küresel ekonomi tüm sistemi tek sayfada birleştirdiği için çok daha kırılgan hale geldi.
Çin’de konteynerler beklemeye başlayınca küresel ölçekte tedarik zincirleri aksadı, ara malları kullanan üreticilerde üretim durdu, son malları tüketen piyasalarda ürünler bulunamaz hale geldi.
Küresel ölçekte enflasyon yükseliyor, önce pandemi nedeniyle devlet yardımları başladı, sonra bu yardımlar için para basıldı ve enflasyon başladı. İlaveten bulunamayan mallara artan talep enflasyonu körükledi.
Enflasyonla birlikte ABD harici tüm ülkelerde (çift kurlu ekonomiler) kurlarda önemli bir artış oldu. Bu ithal girdileri daha pahalı hale getirdi, artan maliyetler fiyatlara yansıtıldığında enflasyonu şişirdi. İhracatın kolaylaşması gerekirdi ancak küresel belirsizlik ve UNSDG12 sorumlu üretim-tüketim gayreti nedeniyle piyasalar canlanamadı.
Geleneksel
stok yönetimi politikası
Akademide öğretilen ve iş hayatında pratik yaptığımız
ancak yine de kimi zaman ticari şartlar nedeniyle esnetebildiğimiz geleneksel
politikanın başlıklarını özetleyelim:
·
Nihai ürünler için satış tahmini yapılır,
çalkantılı zamanlarda sık sık revize edilir.
·
Tahmine göre MPS-Master Production Schedule
(Ana Üretim Çizelgesi) hazırlanır.
·
Ürün bazında emniyet stokları ve asgari sipariş
miktarları gözden geçirilir.
·
Kapasiteler gözden geçirilir, gerekiyorsa
tahminlere göre artış/azalış planlanır.
·
Stok sayımlarıyla stoklar güncellenir.
·
Varsa optimizasyon ile stok taşıma – yok satma
– satınalma – işletme maliyetleri optimize edilir.
·
Veriler ERP-Enterprise Resource Planning
(Kurumsal Kaynak Planlama) yazılımına yüklenir.
·
Satınalma, üretim ve dağıtım planları
oluşturulur.
·
Asgari her ay tahmin – optimizasyon – ERP
çıktısı – bütçe – fiili durum gözden geçirilir, revize edilir.
Bu politikaların zembereği maliyet optimizasyonudur. Doğrusal Dünyada olduğumuz varsayımına dayanır. Ancak VUCA dünyası doğrusal değildir. Parametreler kesin değildir, buçuklu iyileştirmeler yapılamaz, maliyet kalemlerinde enflasyon önemli bir değişkenlik kaynağıdır, üretim kalemlerinde doğal değişkenlik vardır, tahminler özünde değişkenlik içerir. Dolayısıyla sık sık revize edilmesine, hemen her defasında değişiklik gerekmesine, bunlar için uzun saatler boyunca çalışılmak zorunda kalınmasına şaşırmamak gerekir.
Geleneksel
stok yönetimi politikası nasıl esnetiliyor?
Diyelim ki ithal girdisi olan ve üretimini yaptığınız
bir ürününüz var. Esnaf ruhlu yöneticileri düşünün:
·
Enflasyon-kur artışı
·
Ülkede enflasyon var, fiyatlar sürekli ve
hızlıca yükseliyor.
·
Banka faizleri genel olarak enflasyonun
gerisinde kalıyor.
·
Kurlar hızlıca yükseliyor.
·
Depodaki bitmiş ürünlerin fiyatı da
yükseltiliyor.
·
Öyleyse gücümüzün yettiği kadar stok yapalım!
·
Tedarik aksaması
·
İthal girdinizde geçici bir gümrük vergisi
avantajı var.
·
Üstelik önümüzdeki günlerde yurtdışındaki
üreticide bir aksama olacağını seziyorsunuz.
·
Veya miktar bazında ciddi bir iskonto önerilmiş
olsun.
·
Öyleyse gücümüzün yettiği kadar stok yapalım!
·
Talep sıçraması
·
Önümüzdeki günlerde önemli bir talep
(örnek:buğday, ayçiçek yağı, maske,..) artışı bekliyorsunuz.
·
Kapasitenizi buna göre ayarlamak,
hammaddelerinizi sağlamak isteyeceksiniz.
·
Diğer üreticilerde tedarik sıkıntısı
başladığında ürününüz daha da değerlenecektir.
·
Öyleyse gücümüzün yettiği kadar stok yapalım!
Burada kilit ifade gücümüzün yettiği kadardır. Ülkemizdeki işletmelerin %98 i KOBİ’ dir, yani gücü yetmeyecektir. Ayrıca gücü yeten büyük işletmeler için en doğrusu gerçeketen bu parayı ne zaman nakde döneceğini bilemeden stoklara bağlamak mıdır?
Firmaları batıran düşük karlılık değil bozulan nakit akışıdır.
Stoklara, hele de gerekip gerekmediğine dikkat etmeden tamamına yapılan yatırım önemli ölçüde nakdi bağlar, hatta geleceğe dönük taahhütler nedeniyle gelecekteki nakit akışını da bağlar. Bu şartlar altında maymun çiçeği veya covid yeni varyant vb nedeniyle yaşanacak bir kapanmada önemli bir nakit sıkıntısı çekme riski yüksektir.
Tüketici
son ürünü satın almadıkça tedarik zincirinde bir ürün satılmış sayılmaz.
Tedarik zinciriniz sizden ibaret değildir. Genellikle cezai şartlarla sizin için stok taşımak zorunda bırakılan tedarikçileriniz için de şimdi sıkıntı olacaktır. Önce sizin stok yapabilmeniz için onlar da aşırı yüklenecek, sonra tahminlere göre böyle devam edeceğini umarak satınalmaya, üretim kapasitesini artırmaya devam edecekler ve bir gün el frenini çektiğinizde duran sadece siz olmayacaksınız. Size çalışan tedarikçilerin tamamı da sizinle birlikte zahmetli bir duruş yaşayacaklar.
Her üründe stok yapamazsınız.
Stoklar artınca genellikle ilave depo alanına ihtiyacınız olacaktır. Bugün İstanbul’da lojistik depo alanı sıkıntısı vardır. Beraberinde stok yönetimi yazılımı – personeli – rafları – istif makineleri – güvenliği – ara taşımaları – sayımları – etiket güncellemeleri - … türlü operasyonel işiniz ortaya çıkacaktır. Sonuçta genel giderleriniz artacaktır.
Son kullanım tarihi olan ürünlerde, müşteri
isteklerine göre özelleştirilmesi gereken ürünlerde stok yapamayabilirsinz,
bozulmalar nedeniyle kayıplar yaşayabilirsiniz, özelleştirilmesi beğenilmeyen
ürünler (örnek turuncu Audi A3) elinizde kalabilir.
Alternatif
var mıdır?
Kısıtlar Teorisi tamamlama çözümü sistemik bir
yaklaşımdır. Kurulu düzeninizi, yazılımlarınızı değiştirmenize gerek kalmadan
sadece politika değişikliğiyle daha iyi sonuçlara ulaşmanızı sağlayacaktır.
İlgili asistan yazılımlar “yama” olarak düzenlenmiştir, mevcut yazılımınıza
eklemlenirler.
·
Sadece kendi işletmenizde uygulayabilirsiniz
ancak en etkili sonuçlar tedarik zincirinin tamamında uygulandığında
görülecektir.
·
Sezgisel algoritma sadece satışları değil,
tedariki de ekleyrek stok seviyesine göre şamandıra mantığıyla ürün-lokasyon
bazında size bulunurluğu sağlarken genel stok seviyenizi düşürecektir.
·
Bir sefer ideal formunuza ulaştığınızda ticari
içgüdünüze göre seçeceğiniz ürün grupları için ölçülü bir stok artışı yine de
yapabilirsiniz. Böylece KOBİ ler de ölçeklerine göre stok yapabilir.
·
Tedarik zinciriniz durumu bileceği için kimseyi
riske sokmamış olursunuz.
·
Siparişe üretim yapanlarda darboğaza göre sade
çizelgeleme (DBR) ile akış süreleri kısaltılır, stok ihtiyacından ve
hızlandırma maliyetlerinden (fazla mesai, ekspres kargo,..) korunursunuz.
Kısıtlar Teorisinin
·
·
Perakende çözümü Replenishment için FILLRATE100 bakabilirsiniz,
o
simülatörle deneyebilirsiniz,
o
ücretsiz bir ay test edebilrisiniz.
·
Proje Yönetimi çözümü CCPM için çeşitli
yazılımlar var, araştırabilirsiniz.
Kazanmanın coşkusu kaybetme korkusunu aştığında
dönüşüm başlayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder