Artık oğlumun seçtiği kitapları okumaya başladım :) Kendi notlarım italik dizilidir.
Herkes kendi talihinin mimarıdır. Kimsenin sizi bulmasını beklemeyin, nitelikli insanları siz arayın, birlikte zaman geçirin. Her zaman kendi akranlarınızla buluşursanız çok şey kazanamazsınız, ileri yaş grubuyla temas edin, tecrübelileri dinleyin. Özel hayatınızla ilgili kimseyi dinlemeyeceksiniz, anne-babanız dahil, etki altında kalmayın yeter! Tavsiyeleri işe değil, kişiye bakanlardan alın, sizi - birikiminizi - ihtiyacınızı - olası seçenekleri bilenlerin tavsiyesi sizi geliştirir. Üniversite bitiren herkes bir yere gelecek garantisi yoktur, verilen sadece bir şanstır, kullanabilenler başaracaktır. Yapılması gereken iyi bir okula girmek, kantinde oturmak yerine çalışmak, çalışmak, çalışmaktır. Lütfen tertipli, düzenli olun ve temiz giyinin, ortopedik ayakkabı tercih edin.
Yaşananlar yüzünüze yansır, ifadeniz olur. Memleketimizde garanticilik esastır, riskten kaçınılır. Dolayısıyla ifadesiz suratlar yaygındır, monotonluğa düşmeyin. Hareket etmekten korkmayın, kendinizi geliştirmek istiyorsanız farklı yerlere bakacaksınız, farklı gruplara gireceksiniz, konfor alanınızdan çıkacaksınız.
Entellektüel, üstüne vazife olmayan işlerle ilgilenen kişidir. Buna gayret edin. Artık büyük dehaların değil, becerikli uygulayıcıların devrindeyiz. Türk geleneğinin asker ocağı bu çok yönlü- çok lisanlı insan kaynağını sürekli besledi. Atatürk sadece komutan değildi, karizmatikti, entellektüeldi, doğru hesap yaparak kitleleri etkileyen hatta hepsi farklı düşünen grupları ortak paydada bir araya getiren vizyon sahibi esaslı bir uygulamacıydı. İnsan ancak önündeki modele bakarak kendini belirleyebilir, model Atatürk olmalıdır.
Aydın olmak için Yabancı Dil - Hukuk - Mukayese Becerisi şarttır. Meraklı olun, sorgulayın, dünyayla hakkını vererek ilgilenin. Bavul gibi gezmeyin; okuyun - araştırın - yerinde görün - rehberli turlara katılın - not tutun - çevrenizdekilerle paylaşın. Kütüphanelere, müzelere, ören yerlerine zaman ayırın, anlamaya çalışın. Anadolu bir çok uygarlığın izini, bir çok kavmi taşıyor. Bugün dünyayı - Türkiyeyi - uygarlığı - çeşitli kavimlerin tarihini anlamak için, dünyadaki yerimizi doğru yorumlayabilmek için bu detayları bilmeliyiz.
Görülmesi gereken yerler arasında İsfahan, Yezd, Semerkand, Buhara, Taşkent, Petra, Kahire, Şam, Roma, Floransa, Londra, Barselona, Girit, Saraybosna, Buda, Peşte, elbette rehberli Anadolu seyahatini sayarım.
Bir millet ekonomik krizle çökmez, hukuki ve kültürel yapıdaki derbederlikle çöker! Bir toplum ancak filoloji bilgisine sahipse bütün zamanları kontrol ediyordur, musiki ve matematikten anlıyorsa bütün insanlıkla irtibat kurabiliyordur. Bunu bizde en iyi Atatürk anlamıştır. Sistem dahilinde her türlü eğtimin var olması ayrıca her birinin kaliteli olması gerekir. En önemlisi öğretmendir, öğretmen olmadan okul olmaz! Eğitimde elitist olmak şarttır. Elitlik, işini iyi yapan insanların toplumda dikeyine sınıflandırılmasıdır. Irsi, aristokratik, paraya dayalı değildir; akıl - yetenek - el becerisi esaslıdır. Tüm milletler elit çocukları seçecek ve seçilenlere uygun yüksek kaliteli eğitimi verecek kabiliyette olmalıdır. Herkes için aynı eğitim kulağa hoş gelse bile verimli değildir. İlköğretimde tek öğretmen olmalıdır, sonrasında küçük sınıf ve çok öğretmen idealdir. Öğretmenlerin toplumdaki değeri eskiden olduğu gibi rol model - kannat önderi konumuna yükseltilmelidir.
Çocuklarınızın sırtına kendi hayallerinizi - eksik veya fazlalarınızı yüklemeyin, onları çocuk olarak sevin, yokluk ve sorumluluk duygusunu verin. Sorumluluk duygun yoksa hak talep edemezsin! Çünkü hakkın temelinde sorumluluk vardır.
Hayatımız temelde dörde ayrılır: 12-25 arası, 25-40 arası, 40-55 arası, 55+ sonrası. İyi bir yaşam için her dönemin gerekleri vardır.
12-25 arası temel atma dönemidir. Sigara içmeyin, içkiyi azaltın, yağlı yemeyin (doğal gıdalarla sık ve az yenilmeli), mutlaka okuyun. En önemli şey hafızadır, ezber (tekrar etmek) olmadan öğrenme olmaz. Ne öğrenecekseniz (sanat, zanaat, lisan, meslek, ...) bu dönemde bitirmeye bakın. Maalesef bizde ve dünyada eğitim hem çok uzun hem yeterince iyi değil, verimsiz. Bugünkü aklım olsa İsrail' de üniversite okur (hem sıralamada önde okullar var, hem doğu-batı sentezi var, hem de çok lisanlı ortam var), İtalya' da uzun süre yaşardım.
25-40 arası hayata karışma, söz söylemeye başlama dönemidir. Sağlıklı, dengeli, disiplinli yaşayın. Okuyun, gezin, öğrenin, eksiklerinizi tamamlayın.
40-55 arası olgunluk, otorite (yetkin) olma dönemidir. Birikiminiz iyiyse eser verebilirsiniz. Mesela bir insanı 40 ından sonra daha iyi sevebilirsiniz. 40 ın üzerinde devam eden veya 40 yaş civarında kurulan dostluklar kalıcıdır.
55+ sonrası dinlenme, demlenme dönemidir. Yaşınız ilerledikçe hafızanız geriler! Esas olan 25 yaşa kadar yaşananlardır, bunlar kalıcıdır, sonraları hızlı öğrenir hızlı unutursunuz. Taze eser nadirdir, tekrarlar yaygındır.
Kişiye "değer katan" insanlarla bir arada bulunun, düşüncenize farklı bir boyut eklenir, bu boyut yanlış olsa da ziyanı yok, zamanı gelince yer değiştirirsiniz. aynı hayat görüşünü paylaşmak zorunda değilsiniz. Batı dillerini öğrenmek için İncil (çocuk versiyonlarıyla başlanabilir), çocuk masal kitapları okumak yararlıdır. Becerilerinize uyan işlerde çalışın, kapasitenizin altında kalmayın, razı olmayın. Bu memleket yarım ağızla sevilmez, soğuduysan bırakıp gideceksin, kendine-çevrene saygı bunu gerektirir.
İş disiplini; iş yapmayı ve zamanında-doğru teslim etmeyi bilmektir. Türkiye çalışkan insanlarla doludur ancak bu çoğu zaman suistimal edilir, iş disiplini çok zayıftır. İşini yapanla yapamayanı ayıracaksınız, yapamayanlardan uzak duracaksınız. Yapanların içinden sürekli geç teslim edenleri ayıracaksınız. Geriye kalanların içinden işini kötü yapanları ayıracaksınız.
Yalnız kalmayı öğrenirseniz, düşünmeyi de öğrenirsiniz. Evlilikte bile yapışık olmanız gerekmez, birbirinize saha bırakın, fırsat verin. Yazarak çalışın, sabah saatleri verimlidir, kaçırmayın. Akıllı telefon zihni köreltir, lisanın güzelliğini öldürür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder