Paradigma:
Dünyayı nasıl gördüğümüzdür, gördüklerimizi zaten "bildiklerimizle" eşleyerek anlamlandırırız. Bu algı o denli güçlüdür ki sıklıkla sorgulamayız bile.. Paradigmalar algımızı, duyularımızı, davranışlarımızı ve ilişkilerimizi şekillendirir. Paradigmanın iyisi, kötüsü yoktur sadece farklı olanı vardır. Paradigma değişimi aniden olmaz, zamana yayılır ve "haşlanmış kurbağa" meselindeki gibi bazılarımızı gafil avlar.
Prensip - Pratik - Değer
Prensipler yaşadığımız, iş yaptığımız çevreyi belirler. Bu çevrenin haritasına değerler diyoruz. Pratikler anlık aksiyonlardır, bir durumdaki pratik başka bir duruma uymayabilir, haritadaki yerinize göre sonucunuz da değişebilir. Değerlerimizi ve prensiplerimizi paradigmamızla ne kadar uyumlu hale getirebilirsek o kadar kullanışlı olacaktır. Dolayısıyla değişimin kaynağı kendimizdir, içten dışa doğru değişmeliyiz.
Alışkanlıklar
Önemlidir, güçlüdür çünkü tekrar ederler, kendiliğinden ve üzerinde düşünmeden gerçekleşirler. Alışkanlıklar bilgi, yetenek (vasıf) ve arzunun kesişimidir. Bilgi - niçin sorusunun cevabıdır. Vasıf - nasıl sorusunun cevabıdır. Arzu - motivasyonun kaynağıdır.
Mutluluk
Bugün için yapmak istediklerimiz var. Yarın (gelecek) için de yapılması gerekenler var ve bunlar her zaman bugünkülerle uyumlu değil. Örneğin şimdi sinemaya gitmek istiyorum ama aslında oturup 3 ay sonraki sınav için ders çalışmam lâzım. Mutluluk yarın yapılması gerekenler için bugün yapılacaklardan vazgeçebilme arzu ve becerisidir.
7 Alışkanlık
Bir seferlik fotoğraf değil, bir film gibi sürekliliktir. Bağımlılıktan (SEN: senin yüzünden, senin sayende) bağımsızlığa (BEN: yapabilirim, seçebilirim, yeterliyim, sorumluyum) ve sonra da bağlılığa (BİZ: yapabiliriz, paylaşabiliriz, beraber çalışabiliriz) doğru yolculuktur.
İlk 3 alışkanlık kişisel zaferlerdir, sizi bireysel özgürlüğünüze taşır. Etki Çemberindekilerdir.
Sonraki 3 alışkanlık kamu zaferidir, sizi takım çalışmasına taşır. İlgi Çemberindekilerdir.
Son alışkanlık ataletten korunmak ve sürekli gelişmek içindir.
Etkinlik dengedir: Üretilenlerle (altın yumurtalar) üretim kapasitesinin (altın yumurtlayan tavuk) dengesidir. Kapasitenin bileşenleri fiziki, mali ve beşeridir.
Kişisel Zaferler
1. Alışkanlık : Proaktif olun
Sanıldığının aksine medyumluk değildir. Değişen şartlar karşısında değişme sorumluluğunu gönüllü olarak kabullenmek ve bunu başarmaktır. Duygulara değil, değerlere bağlıdır. Reaktif insanlar gibi çevrelerinden etkilenmezler. Bekleyip mağdur olmak yerine mücadele ederler. Konuşmalarında "sorumluluk bende" teması hissedilir.
İçiçe iki çember düşünün. İçteki Etki Çemberinizdir, değiştirmeye gücünüzün yettikleri buradadır. Dıştaki İlgi Çemberinizdir, sizi ilgilendirecek kadar yakınınızdaki olaylar buradadır. Örneğin Venezuella' daki deprem sizi çok ilgilendirmez.
Proaktiflerin odağı Etki Çemberidir. Çabaları bu çemberin alanını dıştakine doğru büyütür. Cümleler "yapacağım, olacağım, istiyorum..." gibidir.
Reaktiflerin odağı İlgi Çemberidir, mağdurdurlar, pasiftirler, İlgi çemberinin alanı içtekinin aleyhine büyür. Cümleler şartlıdır, "... olursa ... yapacağım, .... biterse ... geleceğim" gibidir.
Eylemlerimizi seçme özgürlüğümüz vardır ancak eylemlerimizin sonuçlarını seçemeyiz, katlanırız.
2.Alışkanlık : Sonucunu düşünerek başlayın
Hedefiniz olsun. Yanlış yönde gidiyorsanız ne kadar hızlı gitmeye gayret ederseniz edin, yine de hedefe ulaşamazsınız. Her şey iki defa yaratılır: Önce zihninizde canlandırırsınız, planlarsınız, sonra da gerçekleştirirsiniz.
Yönetim (sol beyin, analitik) işleri doğru yapmaktır, Liderlik (sağ beyin, sanat, felsefe) doğru işleri yapmaktır. Sıklıkla daha değerlerimizi netleştirmeden işleri yapmaya başlarız. Roundu kazanırız ama maçı kaybedebiliriz. Sürekli değişen dünyaya dayanabilmek için içimizde değişmeden kalan ve bizi biz yapan bir değer silsilesi olmalıdır, dahası bunu kendimize açıkça ifade edebilmeliyiz.
3.Alışkanlık : Öncelikleri doğru belirleyin
Disiplinli zaman yönetimidir. Gündeminizi dört dilime ayırın.
Dilim I : Önemli ve Acil : Krizler, terminli işler, ...
Dilim II : Önemli ve Acil Değil : Bilgisayar işleri, önleme çalışmaları, planlama, ferahlama, ...
Dilim III : Önemsiz ve Acil : gelen aramalar, postalar, ziyaretçiler, popüler işler, talimatlı işler, ...
Dilim IV : Önemsiz ve Acil Değil : geriye kalan her şey
Zamanını Dilim III ve IV ile harcayanlar sorumsuz hayatlar yaşıyorlardır.
Etkin insanlar zamanlarının çoğunu Dilim II de geçirirler, proaktiflerdir, sorunlardan kaçınırlar. Onlar sorun değil, fırsat odaklıdırlar.
İşlerde verim, insanlarda etkinlik söz konusudur. Hedeflerle yönetimde sayısal sonuçlar ön plana çıkar. Bunun tutabilmesi için iş veren ile iş gören arasında tam mutabakat sağlanmalıdır, dikte edilemez.
Kamu Zaferleri
Önce kişisel zaferler kazanılmalıdır, sonra kamu zaferleri.. Emeklemeden, yürünmez.
Ana kural "sana yapılmasını istemediğini, başkasına yap" şeklindedir.
4.Alışkanlık : Kazan / Kazan düşün
Bu bir teknik değil, felsefedir. Olasılıklar kazan/kazan, kazan/kaybet, kaybet/kazan, kaybet/kaybet, kazan, kazan/kazan veya asla..
kazan/kazan : işbirlikçidir, herkes memnundur, yaratıcıdır.
kazan/kaybet : yarışma kültürüdür, yenmeye odaklıdır, akademide yaygındır, ilişkileri zedeler.
kaybet/kazan : zayıf insanlara özgüdür, mağdurlardır, razı olurlar, vizyon yoktur.
kaybet/kaybet : her iki tarafa da zarar verir
kazan : istediğini aldıktan sonra diğerlerine ne olduğuyla ilgilenmez, sorumsuz bir tavırdır.
kazan/kazan veya asla : herkesin kazanabilmesi için ısrar etmektir. Kıtlık değil bolluk mentalitesi vardır.
kazan/kazan felsefesi talimatla uygulanamaz. Özendirilmelidir, gönüllü kabul gerekir.
5.Alışkanlık : Önce anla, sonra anlaşılmayı bekle
Okullarda okumayı, yazmayı, konuşmayı öğreniyoruz ama kimse bize dinlemeyi öğretmiyor. Uyanık olduğumuz saatlerin büyük kısmında iletişim halindeyiz ve dinlemek iletişimin önemli bir parçasıdır. Dinlemek dört seviyelidir:
hiç dinlemeyiz - diğerini yok saymaktır
dinler gibi yaparız - rol yapmaktır, aslında dinlemeyiz
seçerek dinleriz - paradigmamıza uyanları seçeriz, mesaj tam olarak alınmaz
dikkatli dinleriz - kelimelere özen gösteririz
empatik dinleriz - pek nadirdir, diğerinin gözünden görmeye, anlamaya çalışırız. Sempatiyle karıştırmayın, beğenmek zorunda değiliz.
İletişimin %10 u kelimelerdir, %30 u çıkardığımız sesin tınısıdır, %60 ı beden dilimizdir.
Teşhis olmadan tedavi olmaz.
Dinlerseniz, öğrenebilirsiniz.
6.Alışkanlık : Sinerjik olun
Bütünün, parçaların toplamından fazla olmasıdır. Doğada yaygındır, her yerdedir. Prensip merkezli liderlik gerektirir. Kazan/kazan çözümlerdeki yaratıcılık ile sinerji yakından ilişkilidir. Farklılıkları zenginlik olarak görün, kazanarak çözümlemeye çalışın.
7.Alışkanlık: Sürekli geliştirin
Atalet düşmandır. Geldiğiniz seviye yoldaki duraklardan biridir, daha iyisini yapabilirsiniz.
Fiziksel boyut
dayanıklılık, esneklik, güç için fiziksel aktiviteye zaman ayırın. Zihninizi açtığını göreceksiniz.
Manevi boyut
iyi müzik, iyi kitaplar, biraz huzur, ibadet iyi gelecektir.
Zihni boyut
Okumayanla, okuyamayan arasında fark yoktur. Televizyonla harcanan zamanı sınırlayın. Günlük tutun, planlar yapın, seçtiğiniz bir konuda uzmanlık sağlayacak şekilde okuyun.
Sosyal/duygusal boyut
Ailenize zaman ayırın, içinde yaşadığınız toplumla ilgilenin. Gönüllü çalışın. Hayatınızda dengeyi gözetin. Sürekli iyileştirin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder