Görselleri içeren yayınlanmış yazıya bakabilirsiniz. Sürdürülebilirlik konusundaki
ortak payda Birleşmiş Milletlerin Küresel Kalkınma Amaçları (UNSDG) gibi
görünüyor.
Ancak Gezegenin Sınırları
(Planetary Boundaries) kavramı bugün
giderek bozulan insan-gezegen dengesini daha iyi vurguluyor.
SDG8-İnsana yakışır iş ve
ekonomik büyüme amacını karşılamak için ekonominin büyümesi, büyümek için daha
fazla üretmesi ve tüketmesi gerekiyor. Oysa UNSDG12-Sorumlu üretim ve tüketim
amacında da daha az kaynak kullanımı, dolayısıyla daha az tüketim yani daha az
üretim isteniyor. Geri dönüşümlü malzemeyle doğal kaynak kullanmadan üretim
yapılabilse dahi, kalitenin korunması için entropi kanunu gereği olarak her
seferinde “sıfır” hammadde ilavesi gerekecek, yine emisyon – atık oluşacaktır.
Küresel ölçekte, her ülkede, ekonomik büyüme birinci önceliktir!
1968 yılında Robert F. Kennedy özetle “GDP (Gross Domestic Product, GSYİH-Gayri Safi Yurt İçi Hasıla) bizi biz yapan değerleri dikkate almıyor” demiştir. GDP ile malzeme kullanım ve enerji tüketimleri paralel seyretmesine rağmen GPI (Genuine Progress Indicator, iyilik hali endikatörü) olumsuz etkilenmektedir.
Gelişmiş ülkelerin lehine önemli bir çarpıklık vardır. Gelişmenin bedeli olan kirlilik-iklim krizi vb sorunlar bugün tüm dünyaya mal edilmektedir. Bir yılda yenilenen kaynakların tüketildiği tarihi gösteren World Overshoot Days her sene daha da geriye gelmektedir. Dahası hiçbir ülkede sosyal ihtiyaçlar karşılanamamaktadır.
Her şeye rağmen ekonomik
büyüme istenmektedir!
Masum bir hedef gibi görünen
%3 büyüme aslında 24 yılda iki katına ve 100 yılda 19 katına büyümek anlamına
gelmektedir. Doğada hiçbir alanda bu ölçekte büyüme söz konusu değildir. Tek
istisnası kanserdir ve kontrolsüz büyüme “ağır tedaviye” rağmen çoğu zaman
ölümle sonuçlanmaktadır.
Dahası bu uğurda güvence John Kerry’ nin ifade ettiği gibi” henüz var olmayan teknolojilerdir”. Gerçekleşen bazı teknolojilerse henüz uygulanabilir-ölçeklenebilir halde değildir. Naomi Klein bu durumu “ekonomik sistemimiz doğayla savaş halindedir” şeklinde özetlemektedir.
Degrowth “aşırı tüketen ülkelerde, planlı-demokratik
şekilde malzeme/ enerji tüketimini azaltarak küresel iyilik ve adaleti sağlamak” tır.
Degrowth için iki aşamalı bir
plan önerilmektedir:
Birinci
aşama: İyilik halinin, ekonomik büyümeden ayrılması
·
Temel
hizmetlerin sağlanması (eğitim, sağlık, toplu taşıma, barınma, gıda,
enerji-su-internet için kotalı erişim)
·
Çalışma
haftasının 3-4 güne düşürülerek mevcut işlerin paylaşılması (istihdam)
·
Yerel
yönetim fonlamasıyla “isteyen herkese çalışma-iş garantisi” sağlanması
· Çalışamayanlara veya çalışmak istemeyenlere asgari temel ücret verilmesi
İkinci
aşama: Malzeme ve enerji tüketiminin azaltılması
·
Fosil
yakıt, biftek, özel jetler, silahlar, tek kullanımlık ürünler, fast fashion,
aşırı büyük konut inşaatları, ticari havayolları, uzun menzilli tedarik zincirleri
gibi çevreye zararı olan endüstrilerin küçültülmesi
·
Planlı
ürün ömrü (bilerek bozulması, güncellenmesi sağlanan ürünler) ve gıda
atıklarının sona erdirilmesi
·
Reklamların
iptal edilmesi
· Sahiplik yerine “kullanım hakkına” geçilmesi