Kitap yazarın da söylediği gibi alınan kararların sadece kısa dönemdeki ve belli bir grubun üzerindeki etkilerine göre alınmasına yapılan bir eleştiri olarak yazılmış. Ekonomi üzerinde alınan politik kararları sayısal veriler kullanmadan mantık çerçevesinde çürüten bir yaklaşım benimsenmiş. Bu yüzden kitap ekonomi konusunda kavram ve analiz bilgisi gerektirmiyor. Özellikle piyasaya yapılan devlet müdahalelerin uzun soluklu etkileri birçok açıdan çok güzel bir biçimde anlatılmış.
Şu an ülkemizin de
gündeminde olan marketlerdeki fiyatların denetimi için bir kurul kurulmasının
nasıl bir etki oluşturacağını da o zamanın koşullarında değerlendirmiş.
Fiyatlar için piyasanın dengeleri dışında bir üst sınır belirlenmesi
tüketicileri kısa vadede olumlu etkileyecek gibi gözükse de aslında fiyatların
bu tür bir sınıra girmesi üreticinin kar marjını azaltacağı için arzı da
azaltacaktır. Çünkü kar edemediğini gören üretici üretimi kısacaktır. Bu arzın
düşmesiyle beraber eğer tüketicilerin ürünleri karne yöntemiyle alması
sağlanmazsa alım gücü yüksek olan kişiler bu ürünlerden daha fazla alıp yine
yardım edildiği düşünülen alım gücü düşük insanların ürüne ulaşması engellenmiş
olacaktır. Üretimin de kısılmasıyla uzun vadede bir kıtlık başlaması da
ihtimaller dahilinde. Tabi ki bu yöntem savaş gibi olağanüstü koşullarda kısa
bir dönemlik işe yarayabilir.
Peki bu politikaların kötü sonuçlara yol açacağı ortadaysa
neden hala uygulanması gündeme geliyor? Yazarın bu konudaki cümlelerini aynen
aktarıyorum: “Her birimiz üretici, vergi mükellefi ya da tüketiciyiz. Kişinin
bir politikayı savunması aslında o an kendisini ne olarak gördüğüne bağlıdır.
Bir üretici olarak (yalnızca kendi mallarını düşündüğünden) enflasyon
isteyecek; bir tüketici olarak ise (yalnızca kendi cebinden çıkacak parayı
düşündüğünden) tavan fiyatı konulmasını talep edecektir. Bir tüketici olarak
devlet ödeneğini peşinen kabul edecektir ancak bir vergi mükellefi olaraksa
devlet tarafından verilen ödenekler sebebiyle daha fazla vergi ödemek zorunda
kaldığında lanet okuyacaktır.” Bizim ülkemizdeki sorun da tam olarak bu. Uzun
dönemdeki sonuçları göz ardı edip kısa dönemde sadece belli bir gruptaki
insanların faydası düşünülüyor. Halbuki kısa vadedeki üreticinin sorunları,
uzun vadede tüm ülke için ortaya çıkacak sorunlar görmezden geliniyor.
Kitap makineleşme karşıtlığından, asgari ücret uygulamasına
kadar bakılmayan veya bakılmak istenmeyen açılardan yaklaşarak okura yeni bir
bakış açısı kazandırıyor. Uygulanan devlet politikaları hakkında fikir sahibi
olmak açısından okura birçok şey katıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder